Diş Ağrısı

Diş Ağrısı nedir?

Diş ağrısı var olan bir problem nedeniyle dişte veya etrafındaki dokuda meydana gelen ağrıdır.

Diş ağrısına neden olan faktörler nelerdir?

En sık görülen nedenlerin başında diş çürüğü gelmektedir. Dişte meydana gelen kırılma, dişeti hastalıkları, oklüzyon bozuklukları, kök ucu enfeksiyonu, sinüs enfeksiyonu, travma, dişte aşınma, sıkışık-gömülü dişler, nevralji gibi nedenler sıralanabilir.

Çürük nedeniyle oluşan ağrıyı diğerlerinden ayırmak mümkün müdür?

Çürük nedeniyle oluşan ağrı başka tip ağrılardan örneğin enfeksiyon veya gömülü dişin neden olduğu ağrılardan ayırt edilebilir. Ancak travmatik nedenlerin  ve diş eti hastalıklarının neden olduğu ağrılarla da karışabilmektedir. 

Çürük ağrısının tarifi nasıldır?

Çürük nedeniyle ağrının oluşması, çürüğün belli oranda ilerlemesiyle başlar. Sıcak, soğuk ve şekerli yiyeceklerde  aralıklarla ve hafif başlayan ağrı çürüğün  ilerlemesiyle daha artan şiddette, zonklayan, keskin ve sert karaktere geçebilir.

Diş ağrısında neler yapılmamalıdır?

Ağrıyan diş bölgesine ilaç koymaktan(Aspirin vs.), bilinçsiz şekilde ve dozajda ağrı kesici kullanmaktan kaçınmak gerekir.

---

Ağız Kokusu

Ağız kokusunun nedenleri nelerdir?

• Yetersiz ağız bakımı
• Diş çürüğü
• Sigara kullanımı
• Sistemik veya sistemik olmayan bazı hastalıklar
• Ağız kuruluğu
• Çeşitli besinlerin tüketimi
• Ağız kokusundan uzak durmak için ne yapabilirim?

Günde iki defa sabah ve akşam yatmadan dişler fırçalanmalı ve diş ipi kullanılmalıdır. Bu sadece ağız kokusunu değil çürük oluşumunu da engelleyecektir.

Dilin de temizliğe ihtiyacı var mıdır?

Evet, bakterilerin yemek artıklarını kötü kokulu sülfür bileşenlerine çevirdiği dil yüzeyinin de dil temizleyicileri kullanılarak temizlenmesi gerekmektedir.

İyi kokan bir nefese sahip olmak için neler yapılabilir?

Diş macunları, ağız gargaraları, sakız, ağız spreyleri, dil temizleyicileri kullanılabilir.

Ağız kokusundan kurtulmak için ne yapmalıyım?

Yapılması gereken ilk şey kokunun kaynağının tespitidir. Ağız içi kaynaklı bir neden varsa diş hekimi destekli ağız içi hijyen eğitimi ve dental tedavilerle sorun çözülecektir. Bunlar çürüklerin doldurulması, dişeti hastalıklarının tedavisi, diş taşlarının temizlenmesi, gömük-yarı gömük dişlerin çekilmesi işlemleridir.

Ağız kokusunu gidermek ağız bakımı dışında neler yapabilirim?

• Ağız kuruluğunu azaltmak için aralıklarla kafi miktarda su içilebilir.
• Şekersiz sakız çiğneyerek tükrük salgısı artırılabilir.
• Alkol ve sigara bırakılmalıdır.
• Soğan, sarımsak vb. tüketimine dikkat edilmelidir.

---

Diş Beyazlatma

Son yirmi yılda, diş beyazlatma işlemi estetiğe yönelik yapılan en popüler uygulamalardan biri haline gelmiştir. Günümüzde kullanılan diş beyazlatma materyallerinin esası hidrojen peroksit veya karbamid peroksit adı verilen kimyasal maddelerden oluşur. Her iki ajan da dişlerin doğal renklerini açmakta etkilidir ancak güvenlik ve etkinlik için farklı konsantrasyonlarda kullanılmaları gerekir. Bu beyazlatma ajanlarının bir kısmı dental kliniklerde diş hekimi tarafından uygulanırken bir kısmı da diş hekimi gözetiminde ve önerdiği süre ve miktarlarda evde hasta tarafından da uygulanabilir. Diş hekimi, dişteki renklenme miktarı, tipi, hastanın yaşı, alışkanlıkları gibi pek çok faktörü değerlendirerek hastanın bu tedavi için uygun olup olmadığı, uygunsa hangi beyazlatma ajanlarının seçileceği hususunda hastayı ayrıntılı şekilde muayene eder. Hekim kontrolü olmadan kullanılan beyazlatma ajanlarının ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği unutulmamalıdır.

---

20 Yaş Dişi

20 yaş dişlerinin diğer dişlerden ne farkı vardır?

Üçüncü molar(azı) diş olarak da adlandırılan 20 yaş dişleri ağızdaki diğer dişler kadar önemlidir. Ancak 17-25 yaşları arasında sürdükleri için çoğu zaman ağıza bir molar dişin yerleşebileceği yeterli alanın kalmaz. Bu durum 20 yaş dişlerinin normal sürmesini engelleyip gömülü kalmasına neden olabilir.

20 yaş dişiyle ilgili nasıl sorunlar yaşayabilirim?

Tamamen sıkışıp gömülü kalmış, bir kısmı sürebilmiş veya uygun olmayan bir konumla ağıza sürmüş yirmi yaş dişlerinde ağrı, enfeksiyon, yüzde şişlik, yanak ısırma belli başlı sorunlardır. Özellikle bir kısmı sürebilmiş olanlar, etrafında oluşan temizlenemeyen alanlar nedeniyle ikinci molar dişte çürük oluşmasına veya çevre dokularda enfeksiyona neden olmaktadır. Sürmeye çalışan yirmi yaş dişi yer darlığı nedeniyle öndeki dişlere basınç uygular. Özellikle tek köklü dişlerde pozisyonlarında değişiklik ve çapraşıklığa neden olabilir.

Perikoronitis nedir tedavisi nasıl yapılır?

Teorik olarak bütün dişlerde görülebilse de daha çok yirmi yaş dişlerinde karşılaşılan tam sürmemiş dişlerde dişi çevreleyen yumuşak dokunun enfeksiyonudur. Tedavisi için hangi tip perikoronitis olduğunun teşhisi önemlidir. Antibiyotik tedavisi, antibakteriyel ajanların kullanımı, yumuşak dokunun operasyonu veya ilgili dişin çekimi gerekebilir.

Yirmi yaş dişleri ne zaman çekilmelidir?

Ağızda tam olarak sürmüş yirmi yaş dişleri genellikle sorun çıkarmazlar fakat pozisyon olarak geride oldukları için diş fırçasının o bölgeyi temizlemesi oldukça zordur. Bu tip durumlarda ağız sağlığını korumak için daha fazla çaba sarf edilmesi gerekmektedir. Temizliği efektif bir şekilde yapılamayan yirmi yaş dişlerinin tedbir amaçlı çekimi gerekebilir. Yarı gömülü yirmi yaş dişlerinde tam sürme gerçekleşmediği için; üzerlerindeki diş eti parçası, yemek artıklarının birikmesi ve bakteri üremesi nedeniyle iltihaplanır. İltihaplı dokuda ağrı, şişlik ve apse oluşur. Çürük için de uygun ortam oluştuğundan mutlaka cerrahi olarak çekilmeleri gerekir.

Tam gömülü 20 yaş dişleri röntgen ile takip edilmelidir. Genellikle sorun yaratmazlar ancak öndeki dişin köklerine baskı yapıp zarar verebilir veya kistik oluşumlara neden olabilirler. Bu durumda mutlaka cerrahi olarak çekilmeleri gerekir.

---

Ağız ve Diş Bakımı

Ağız ve diş bakımının ilk adımı günde en az iki kez uygun sertlikte bir diş fırçası ve yaş grubuna uygun bir diş macunu ile iki dakika boyunca dişlerin tüm yüzeyinin fırçalanmasıdır.

Diş fırçası 45 derecelik açı yapacak biçimde tutulmalı ve diş eti hizasından başlanarak ağız boşluğuna doğru fırçalamaya başlanmalıdır. Dış yüzeylerden başlayan fırçalama sert darbeler halinde değil, yumuşak ve daireler çizecek biçimde, ön dişlerden arka dişlere doğru yapılmalıdır.

Dişlerin iç yüzeyleri aynı şekilde fırçalanmalı, fırça eğik tutularak, diş etinden ağız boşluğuna doğru hareket ettirilmelidir. Daha sonra dişlerin çiğneme yüzeyleri fırça düz olarak ileri geri hareket ettirilerek fırçalanmalıdır. Dişler fırçalandıktan sonra dil yüzeyi de fırçalanarak temizlenmelidir.

Diş ipi kullanımı da ağız temizliğin vazgeçilmez bir parçasıdır. Diş ipi her iki elin orta parmaklarına, aralarında 5 cm boşluk kalacak şekilde fazla sıkı olmayacak biçimde sarılmalıdır. Baş ve işaret parmaklarıyla diş ipini gerginleştirerek, yavaşça dişlerinin arasına geçirip, diş ipini ‘C’ şeklinde eğerek dişleri kavrayacak şekilde diş aralarında aşağıya ve yukarıya doğru yavaşça gezdirilerek; diş eti çizgisinin altını ve diş ara yüzeyleri temizlenmelidir. Her bir diş için diş ipinden yeni bir bölüm kullanılmalıdır.

Yanlış diş ipi kullanımı diş etine zarar verebilir. Bu yüzden diş hekiminizden nasıl kullanılması gerektiği hakkında bilgi almanızda fayda vardır.

Ağız gargaraları, ağız kokusunu önlemek, diş çürüğü oluşumunu engellemek, plak oluşumunu azaltmak, diş eti problemlerini engellemek için diş fırçalama ve diş ipi kullanmaya yardımcı olan antibakteriyel ajanlardır. Hangi ağız gargarasının tercih edilmesi gerektiği ile ilgili diş hekiminden bilgi alınması gerekmektedir.